Bir müminin dünya hayatı bitip, kabre girdiği zaman, Allahü teâlâ ona bir hûri gönderecek ve o hûri ona diyecek ki:
“Sen dünyadayken şunu şunu ferahlandırdın. O günden beri ben seni bekliyorum.”
O mümin hûrinin gerdanlığına bakacak. “Nasıl bir şey!” diye gözü incilere takılacak. Elini uzatacak ve tutar tutmaz kopacak. Zaten bunlar kopsun diye bağlanmış. Tabii o anda bütün inciler kabre dağılacak. Mümin buna çok üzülecek, çok sıkılacak. Bu sefer utancından, tek tek o incileri toplamaya başlayacak.
Müminin sırf kabirde meşgul olsun, sıkılmasın diye bunlar hazırlanmış oluyor. Bütün incileri toplayınca, yani son inciyi aldığı zaman da kabir hayatı bitecek.