Mutluluğun Basamakları

Yürüyüp yürüyüp varamadığımız, görüp de görmemezlikten geldiğimiz, belki 10 basamaklı, belki de 100 basamaklı bir merdiven var önümüzde. Kimilerimiz bu merdivenin son basamağına kadar ulaşmak için çırpınıyor, kimilerimiz ise "ben bu kadar merdiveni hayatta çıkamam!" diyerek en başında vazgeçiyor. Merdivenin sonuna kadar çıkmak için uğraşan da, en başında pes eden de merdivenin basamakları bittiğinde ne kadar olgunlaşacaklarını ve hayatlarını ne kadar değiştireceklerini bilmiyorlar. Önemli olan da merdivenin en son basamağına kadar azimle ve emekle ulaşıp, mutluluğu bulmak değil mi? Şimdi birazcık kafamız karışmış olabilir ve "merdivenle mutluluğun ne alakası var?" diye de sorabilirsiniz. O zaman şöyle güzelce bir anlatayım.

Şu an bu yazıyı yazan da, sonunda "ne olacak acaba" diye merakla okuyanda, hayatın bir yerinde veya bir yerlerinde belirli bir süre boyunca yaşayacak ve var olacak insanlardır. Ama bizler bu dünyada veya bu hayatta nasıl var olacağız? Bir amacımız var mı? Bir hedefimiz veya uğruna kendimizi feda edeceğimiz bir mesleğimiz? Öğrencilere soruyorum, istediğiniz bölümü okumak için ailenizi karşınıza alıyor musunuz? Yoksa sırf onlar mutlu olsun diye sadece onların istediği bölümü mü okuyorsunuz veya okuyacaksınız?

Bu hayatta, doğup ölene kadar boş boş durmak hiçbir işe yaramıyor. Kendinize bir hedef belirleyin, hani en basiti kitap serisi alın. Siz kitabı okudukça "kitabın bir sonraki serisinde ne olacak acaba?" diye kendi kendinize meraklı sorular sorabilirsiniz. İnanın o kitap bittiğinde, siz dünyanın en mutlu insanı olursunuz. Çünkü kendinize bir hedef belirlediniz, kitabı bitirerek merdivenin son basamağına ulaştınız ve hem mutluluğu hem de başka güzel şeyleri yakaladınız. Başka bir örnek daha vereyim. İstediğiniz bölümü okumak için üniversite sınavına gireceksiniz. Bu sınava girmek için de önünüzde koskoca 1 sene var diyelim. Bu 1 seneyi en iyi şekilde değerlendirmek ve mutluluk merdivenini çıkmak sizin elinizde. Tamam bir talihsizlik oldu sınavı kazanamadınız, merdivenin kırık tarafından çıkmanız gerekiyordu ve siz o kırık alanı görmediniz ve dizüstü düştünüz. Siz, düştüğünüz yerde oturmaya devam mı edeceksiniz? Pes edip merdivenden geri aşağıya mı ineceksiniz? Yoksa azmedip, sonu mutluluğa çıkan merdiveni çıkmaya devam mı edeceksiniz? İşte olay tamamen burada kopuyor.

Hayatta bir yerlerde var olmaya çalışın, hani sadece nefes alın demiyorum. İsminizi güzel şeylerle duyurun. İnsanlara yardım edin, kitap yazın, oyun yapın, web sitesi yapın, oyuncu olun. Bu hayatta gerçekten var olabilmek için bir şeyler yapın, yapmaya çalışın. Bütün imkansızlıkları boş verin, bir şeyler yapmak için illa para gerekmiyor. Siz yeter ki isteyin. Şöyle bir laf vardır "sen yeter ki iste, istediğin zaman bütün imkansızlıklar yok olur." Evrene her zaman olumlu enerjilerinizi yollayın, en önemlisi bir şeyleri başarabileceğinize inanın.

Bir yerlerde gerçekten var olabilmeniz dileğiyle...