Uykuda geçen zaman
Ne çabuk ne geç
ne uzun ne kısa
Ne çok erinç ne fazla dingin
Ne azalan ömür ne çoğalan mutluluk gibi
Sanki , sanki hiç uyumak istemiyorum
Uyandığımda daha bir kötülemiş dünya
Paranoyalar korkular
İç yangınları
Bir yerlerde kopan çığlıklar oysa…
Biz ne rahat yataklarımızda… Sanki
Aniden bir gürültü kopacak
Aniden kötü sürprizlere garkolacak
Şahit olan olmayan gözler kulaklar
Bin dereden akan sular gibi
Çeşit çeşit söylemler akacak..
Ve haber bültenleri
Polis , cankurtaran, itfaiye siren sesleri..
Üçüncü sayfalarda insan suretleri
Ve
Kana susamışcasına
Acı haberlere koşan
Bir klavye sesi ile coşan
Sanatı eglence sayan
Aynı insan kalabalığı
Ne büyük çelişki…
Deli gibi gülüp deli gibi ağlamak..
Yaşadığının boş olduğunu bilmek