Her geçen zamanda rüzgar şiddettini arttırarak esmeye devam ediyordu... Ve daldaki ağaçtaki yapraklar savruluyordu bir o tarafa bir bu... Birkaçı inatla köklerinden ayrılmak istemiyordu ve direniyordu adeta. Biliyordu onlarda gerçeği ve orada duramayacaklarını. Sadece biraz daha biraz daha kalmak istiyorlardı kendilerini güvende ve yaşamda tutan tek yerde. Rüzgar, öyle bir esiyordu ki ağaç yerinden çıkacaktı fakat o birkaç yaprak hala oradaydı, inanamıyordu insanlar. Ve yaprak; Bizi sert rüzgar değil yere düşürecek olan sadece rüzgarın fısıldaması yetecek kadar zayıfız aslında o anı bekliyoruz, diyordu. (Üzülerek,sanki hiç gitmek istemiyordu bilinmezliğe doğru.)
Etrafta ise sararmış yapraklar, onların üstünde gezinen insanlar ve neşeleri vardı. Bilmiyorlardı ki insanlar, o üzerine bastıklarının neler hissederek orada bulunduklarını. Ah! Ah bir bilseler belkide değil onlara basmak, onlara güzel gelen bu sonbahar manzarasını görmek bile istemeyebilirlerdi.
Yıl olmuş 2018, belkide insanlar biliyordu ya da bilseler bile büyük bir keyifle çiğneyeceklerdi ayaklarının tabanlarıyla o sapsarı zemini... çünkü artık bir önemi yoktu mevsimlerin, sonbaharın, rüzgarın ve yaprakların. Kısacası unutulmuştu o eski gözler, bakış açıları ve zihniyetler kirlenmişti hızla sanayileşen şehirler gibi. Gökyüzünü bir duman sahası kaplamıştı. Görünmüyordu bulutlar, onların sonsuz mavilikteki saflığı temsil edişleri görünmüyordu. Evet görünmüyordu diyoruz ama Peki ya görmek isteyen var mıydı ? Ya herkes bu kirliliğe alışmışsa ? O zaman, o zaman ne önemi vardı ki duyguların bize hissettirdiklerine. Ne de olsa at gözlüğü ile bakıyorlardı ve gayeleri doğrultusunda ilerliyorlardı, tıpkı robotlar gibi.
Robotlar demişken, onlar bile gün gelecek bizim unuttuğumuz duyguları yaşamak isteyecekler ve işte o zaman anlayacağız kaybettiklerimizi, işte o zaman anlayacağız o bulutları görmeyeli uzun zaman olduğunu ve yine işte o zaman anlayacağız sevmenin bize verilen en büyük armağan olduğunu...
Fakat çok geç olacak. Geçmişi Yakalamak için koşacağız belkide depar atacak bazılarımız. Geçen zamanı geri alamayacağız hayattan. Ne mi olacak? Yaşam devam edecek!
Sadece çok azımız yakalayabilecek o duyguyu, onlarda burada yazdıklarımı anlayabilenler olacak.
Umarım sizde yaprakların üstüne basmadan bir sonbahar geçirirsiniz ya da bastığınız her yaprağın bir hikayesi olduğunu bilerek...