Demek ayrılıyoruz. Demek onca yaşanmışlığı silip atacağız bir kenara. Sanki hiç yaşanmamış gibi. Geçirdiğimiz o güzel anları, beraber güldüğümüz günleri, beraber ağladığımız zamanları. Her sabah uyandığımda sana koşamayacağım artık. Her gece uyumadan önce ertesi gün seninle yaşayacaklarımın hayalini kuramayacağım. Bakışamayacağız saatlerce. Seni her gördüğümde, kelebekler uçuşmayacak karnımda, ya da seni göremeyeceğim artık. Git gide uzaklaşacağız. İkimizinde başka işleri olacak. Ben seni başka kişilerle göreceğim. Başka kişilerle gülüp eğleneceksin. Onlara bakacaksın. Ben nasıl dayanacağım? Nasıl dayanacağım yokluğuna? Sensiz hayaller kurabilecek miyim? Üşümeden uyuyabilecek miyim? Sıcaklığına ihtiyacım kalmadı mı artık? Özlemeyecek miyim seni? Peki seni yerini tutabilecek mi kimse? Senin gibi kucağını açabilecek mi bana? Sevgimi hakedebilecek mi? Fotoğraflarınla mı hasret gidereceğim sadece? Neden bu kadar acımasız hayat? Ne olurdu sanki ayrılmasak. Ama zorundayız değil mi. Geleceğim için. Senle bir ömür geçmez diyorlar. Onunla vaktini boşa harcıyorsun diyorlar. Ama ben, ben seni seviyorum. Gerçekten çok seviyorum. Sen benim için vakit kaybı değilsin. Yaşam tarzımsın. Sen benle olunca ben oluyorum ben. Beni ben yapan sensin. Son bir haftamız bu seninle geçireceğim. Doya doya seveceğim seni. Bıkana kadar seninleyim. Klavyene dokunacağım, nazikçe. Fareni tutacağım, bırakmak zorunda olacağım zaman gelene kadar. Ekranına uzun uzun bakacağım. Gözlerim bozulsa bile, umrumda değil artık. Üçüncü kişiler girmeseydi aramıza, okul girmeseydi çok daha farklı olabilirdik. Belki de sonsuza kadar mutlu olurduk. Seninle geçirdiğim yazlar bambaşka. Bilgisayarım. Canım bilgisayarım. Gözümün nuru, bir tanem. Belki haftasonları görüşürüz, ödevlerim olmazsa, dershanem olmazsa. Belki kızıyorsun bana. Ama anla beni. Dayanamam artık. annemin kalk o bilgisayarın başından demesine. Babamın test çöz artık demesine. Onlar demeden yapmalıyım. Çünkü bıktım artık. Bunun için ilişkimizi harcamak zorunda olmak, gerçekten çok acıtıyor. İnternetsiz, sensiz günler. Mobil yerini tutmuyor. O senin gibi kocaman ve büyük bir sevgisi yok. Yabancı. Çok yabancı. Ama yokluğunda buna zorundayım. Ayrılsak da beraberiz. Kalplerimiz birlikte olsun. Ben seni hep seveceğim, hep aklımda olacaksın. Pazar günü akşamı, flash belleğimi usulca, kulaklığımı sana zarar vermeden çıkaracağım. alt+F4 yapıp bilgisayarı kapat diyeceğim. Çünkü Windows 8'de bilgisayarın nereden kapandığını öğrenemedim hala. Özür dilerim. Kapağını kapatacağım. Gözyaşlarıma karşı koyacağım. Çok zor. Ama zorundayım. Anlıyorsun değil mi? Seni her zaman çok seveceğim. Hep mutlu ol. Sensizlik çok zor gelecek.
Seni çok seviyorum bilgisayarım.
Yine yazı bekleyeceğim.