Bazı şeyler için istemek gerekiyor. Mutlu olmak için, sevmemek için ya da sevmek için. Hayat her güzelliğini önümüze sunmaz. Bazen kendin açman gerekiyor önüne güzelliklere. Gözlerin kapalıysa da hiç görmüyorsun zaten. Sonra kendine kızıyorsun. Daha iyi olabilirdi, ama olmadı. O seni sevmiyor, ama sevebilirdi di mi? Bak, sevmedi işte. İhtimaller üzerine kimse hayatını kuramaz. Biri sizi sevmiyorsa zorla sevdiremezsiniz zaten. Ne kadar iyi, güzel ya da zeki olsanız da yetmez. Kabul edin bunu. Sevmiyorsa “bir gün sever” mantığıyla beklemeyin. Sevmez çünkü. O beklediğiniz bir gün hiçbir zaman gelmez. Kabul edin bunu. Üzmeyin kendinizi. Çünkü üzmemek sizin elinizde, birini sevmemek sizin elinizde; tıpkı birini sevmenin sizin elinizde olduğu gibi. Marifet unutmakta da değil, sevmiyorum diyebilmekte. Sevmiyorum diyip arkanı dönebilmekte. Çünkü insan sevmese bile seviyormuş gibi hisseder, hatta ne kadar kırılmışsa o kadar sevdiğini zanneder. O kırdıkça ilahlaştırırsınız onu. Yapmayın işte bunu. O bir ilah değil. Onu siz sevdiniz, sevmemekte sizin elinizde. Kabul edin bunu. Zaman filan hepsi hikaye. Burada ilaç kendinizsiniz, size iyi gelecek sizsiniz. Unutmayın bunu.
Ya hem kenara bırakın her şeyi. Israrla gelmeyişini, sevmeyişini bırakın kenara. Onun sizi sevdiğini ya da geri döndüğünü düşünün. Ne olurdu? Mutlu olurdun kesin, mutlu olmak ne ki, havalara uçardın hatta. İlk başta belki evet, ya sonra? Seni ne kadar üzdüğünü düşünürdün mesela, her reddedişinde seni ne kadar kırdığını hatırlardın. Hatta belki çok kaba konuşmuştu, şerefsizlik yapmıştı ve buna rağmen seviyordun ya hani, işte o döndüğünde aklına gelmeyen şerefsizlikleri gelir aklına. Sana kötü yüzünü gösteren birine hiçbir şey olmamış gibi davranamayacağını anlarsın. Zaten hiçbir şey de eskisi gibi olmaz. Belki bir gün mutlu olursun, sonraki gün eski konular açılır. “ya ben senin için şunları yapmıştım, beni istemedin ama şimdi ne değişti?” diye sorarsın. Anca mı anladın yani sevdiğini? Zorlamayla mı seviyorsun? Yoksa kimse kalmadı en son bana mı geldin? O sevsin diye gözünün içine baktığın kişi seninle olduğunda da bunları düşünürsün. Yine mutlu olamazsın.
İnsan olmak böyle bir şey işte. Birini çok sev, o gelsin diye bekle, bekle anam bekle. Sonra o gelsin ve her şeyin göründüğü kadar toz pembe olmadığını fark et. Sen aslında onu sevmiyorsun. Anla bunu. Sen onu ilahlaştırdın sadece. Gözünde büyüttün ve çok sevdiğini düşündün. Düşündün, ama sevmedin. Kabul et bunu ve üzme kendini. Birini seviyorum diye yerden yere atma kendini, ağlamaktan soldurma ciğerlerini. Kes zırvalamayı ve “onu sevmiyorum” de. Onu sevmediğini düşün. Bakma mesela ona, sürekli orada burada stalklama. Senin ilacın o değil, onun dönüşü hiç değil. SENSİN. SEN.