Bazı ayrılıklar,
söylenmeyen kelimeler kadar sessizdir.
Ne bir el sallar geride kalan,
ne de bir göz yaşını saklayabilir giden.
Oturur en ağır cümleler boğazımıza,
söylemek istediklerimiz sustuklarımızda yankılanır.
Bir kapı aralığında unutulur son bakışlar,
ve içimizde çığlık çığlığa bir sessizlik büyür.
Öyle ya,
giden gitmiştir çoktan,
kalan ise,
en çok kendine yenilmiştir.
Ve gün gelir,
o sessiz vedalar
en yüksek sesle konuşur içimizde.