SIRILSIKLAM

S: adamlar yakında buraya geleceklerini söyledi ne yapacağız?

J: Evet bende duydum yani söylemene gerek yok.

S:Bu durumda bile benimle tartışıyorsun.

J:Hayır Soo Bin. Benimle tartışan sensin. Üstelik burada olmamın tek sebebi sensin. Bundan sonra tehlikeli insanlar peşine düştüğünde beni aramak yerine polisi ara

S: ne yani seni istiyerek aradığımı mı sanıyorsun? Telefonumun şarjı azdı polisle konuşamam diye düşündüm ve rehberden Wo Jin ' i arayacaktım ama yanlışlıkla seni aradım.

J:senden daha iyi bahaneler beklerdim Soo Bin. Üstelik Woo Jin de yurtdışına çıktı. Onu arasan bile gelemezdi.

-S: Bu bir bahane değil sana sadece olanları söyledim.

J: tamam öyle olsun. Adamlar her an buraya gelebilir. Hazırlan da gidelim.

S: Jung Woo acaba senin gözlerin bozulmuş olabilir mi. Ben zaten hazırım.

J: Yanı bu etekle mı hazırsın?

S: ne var eteğimde bence çok güzel.

J:güzel ama kısa. Böyle dışarı çıkamazsın.

S: yoksa sen beni mi kıskandın

J: Tabiki de hayır ama evden çıktığımızda herkesin bize bakmasını istemem.

S: tamam öyle olsun. Ben gidip değiştiriyorum.

Üzerime bir elbise geçirdim. Aşağı indiğimde Jung Woo telefonla konuşuyordu. Polise haber vermiş olmalıydı. Yanına gittiğimde telefonu kapattı.

S:Konuşman bittiyse artık çıkalım mı?

J: Polisle konuşuyordum arkadaşımla değil. Biraz bekleyemedin mi.

S:Hadi artık adamlar şimdi buraya gelecek.

J: tamam benim arabamla çıkalım.

Jung Woo beni arkadaşım Min Ji' nin evine bıraktı. Kapı ziline bastığımda Min Ji' nin evde olmadığını fark ettim onu arayıp olanları anlatıp nerde olduğunu sordum. Bana kardeşinin doğum günü partisinde olduğunu ,bir iki saat içinde geleceğini söyledi. Oturup Min Ji' nin gelmesini bekledim. Saat çok geç olmuştu Min Ji beni aradı ve acil bir işi çıktığını için gelemeyeceğini ve çok üzgün olduğunu söyledi. Gece iki olmuştu bu şehre yeni geldiğim için kimseyi tanımıyordum. Cüzdanım evde kalmıştı yani otele de gidemezdim. Tek çare Jung Woo'nun evine gitmek. Kapı ziline bastım biraz bekledikten sonra Jung Woo kapıyı yarı-çıplak bir şekilde açtı.

J:Gecenin bu saatinde bir erkeğin evine nasıl gelebiliyorsun.

S: Asıl sen gecenin bu saatinde yarı-çıplak bi halde napıyorsun. Yoksa içerde kız arkadaşın mı var.

J: neden saçmalıyorsun sen?

S: Tamam , içeri girebilir miyim ?

J: giremezsin

S: neden

J: çünküü...

S: çünkü kız arkadaşın içerde

J: Hayır dedim ya Soo Bin.

Jung Woo 'yu dinlemedim ve içeri girdim. Karşımda Jung Woo 'nun köpeği ve paramparça olmuş bir tişört vardı. Kendimi tutamayıp güldüm. Hemen arkamdan Jung Woo da geldi.

J: sana içeri girmemeni söylemedim mi?

J : heyy sana söylüyorum. Gülme ve cevap ver. Neden burdasın

S: aslında Min Ji evde yoktu. Buraya yeni taşındığım için gidecek bir yerimde yok.

J: Ne yanı bir otele gidemez miydin

S: yanımda para yoktu. Unuttun mu beni aceleyle evden çıkarmıştın.

J: sende eski sevgilimin evine gidebilirim diye mi düşündün?

S: Ne yani sokakta mı kalsaydım

Jung Woo bana üst kattan bir oda verdi. Kapıyı kilitledim ve bana verilen gecelikleri giydim . Geç olmuştu ama ben hala uyumamıştım. Sabah olanları düşünüyordum ve korkuyordum. Mutfağa gidip bir şişe alıp biraz içtim. Ne yaptığımı bilmiyordum çok sarhoş olmuştum. Jung Woo' nun odasına gittim. Jung Woo uyuyordu ve yanında da köpeği vardı. Köpeği aşağı indirdim . Jung Woo' nun yanına yattım ve onu öptüm. Jung Woo birden kalktı ve

J: Soo Bin sen psikopat mısın

S: hayır

J: of yaa. Sen içtin mi ?

S: Hayır

J: Yalan söylemeyi kes. Ve biz ayrıldık unuttun mu. Neden beni öpüyorsun?

S: unutmadım

J: Artık bana sarılmayı bırakır mısın ?

S: hayır

J: Soo Bin artık kollarını çek

S: seni seviyorum.

J: saçmalamayı kes

Jung Woo kollarımı kaldırmaya çalışıyordu ama ben ona yapıştığım için başaramadı ve pes etti. Sonra kafasını yastığa koyup " acaba sabah benden nasıl kurtulacaksın " diye söyleniyordu.
Sabah olmuştu. Kendimi Jung Woo ile sımsıkı sarılırken buldum Jung Woo da uyandı. dün olanları hatırladım ve çok utandım. Hemen yataktan kalktım.

S: özür dilerim.

J: neden

S: şey...

J: dün bani öptüğün için mı

S: Hayır.

J: o zaman bana ahtapot gibi sarıldığın için

S: haaayır.

J: yoksa ben uyuyunca bana başka şeylerde mı yaptın

S: Heey! Saçmalamayı kes.

J: O zaman neden özür diliyorsun

S: Seni terk ettiğim için.

J: Bence sen hala sarhoşsun. Hadi aşağı in de kahve iç.

S: az önce sen de bana sarılıyordun. Demek ki sende beni ....

J :Bu senin suçun ben her zaman köpeğime sarılırdım .o yüzden alışkanlık olmuş. Yanımda sen yattığın için de sana sarılmışım.

S : dün bana piskopat diyordun ama bence sen piskopatsın . Köpeğe sarılıp yatmak pek de normal değil.

J: yani birini uyurken öpmek çok mu normal.

S: tamam ya . Yanlışlıkla oldu işte. Ben aşağı iniyorum.