10 yaşıma döndüm bugün yine. Telefonda babamla konuşurken,ona, psikoloğun bana anlattığı gibi yoksunluklarimdan,hayallerimden,hedeflerimden bahsedip onun gönlünü almaya çalışırken,10 yaşındaki Mukadder oluvermiştim bir anda. Yine babasının gönlünü almaya çalışan,yine "baba koşulsuz sev beni" diye yalvaran,yine babası istemiyor diye kendi olmaktan vazgeçen o küçük kız çocuğuna dönmüştüm. Keşke görebilseydin baba. Nefes alamadığımı,çaresiz,sevgisiz hissettiğimi görebilseydin. "Ben de seni seviyorum " derken,keşke bunu koşullara bağlı kalmadan söyleyebilseydin. Hâlâ toplum diyorsun bana. "Toplumun canı cehenneme,bana sen lazımsın " diyorum. "Onlar yoksa ben de yokum" diyorsun. Keşke artık,muhtaç yaşamaktan,kendim olamamaktan,kendim olmakla, seni ve annemi kaybetmek arasında seçim yapmaktan yorulduğumu anlayabilseydiniz.
Peki baba. Siz kazandınız. Ben bir kez daha sizi,şartlara bağlı sevginizi kaybetmekten korktuğum için,boyun eğiyorum. Tıpkı,küçüklüğümde yaptığım gibi. Tıpkı hayatımı başka bir insanın hayallerinde yaşamamış gibi. Siz kazandınız. Ben hayallerimi cennete saklayıp,bu dünyada cehennemi yaşayacağım. Sırtımı,hep istediğiniz şartlar yerine geldiğinde sıvazladığınız için,ben yine sizin istediğiniz hırkayı giyeceğim. Siz de o çok değer verdiğiniz topluma,"bakın bizim mutsuz ama hayırlı evladımız " diye gururla tanıtırsınız.