Sözü yordum kelimeleri tükettim ben .
Yeni bir öz yaratmak için kaç beni öldürdüm,kaç bentten geçtim...
Bir girdaba tutulmuş gibi çekiliyorum içime .
Sesi kısık cümleler kurdum durmadan .
Kimseler duymasın diye ...
Sessizlik büyüyor içimde çığ gibi
Sessizlik içimde çığlık çığlığa !
Boğuluyor kelimeler içimde .
Bilemezsin doğmamış kaç cümlenin celladı olduğumu. ..
Yeniden doğmak için bir kelime,bin sözün üstünden geçmeli ...elek elek süzülmeli
Tuzla buz olmalı benliği en saf haline ulaşana dek...
Bir bebek masumiyeti ile doğmalı
Ve nihayet çıkmalı ağızdan kekremsi bir tat bırakarak
Sözü olmalı insanın yüreğe dokunan sözü olmalı insanın yüreği acıtan ...
Duyan kulaktan gönle düşmeli tohum misali.
Sabırla beklemeli yeşerecek mevsimi.
Derken filizlenmeli, çiçek açmalı kendine has rengiyle kokusuyla... hoş bir rayiha bırakmalı dimağta. Sözün en güzel rengine bürünmeli .
E.K