TARİHÇİ AHMET REFİK ALTINAY’IN ‘HAÇLILAR’ ADLI ESERİNİN GİRİŞ BÖLÜMÜNDEN:

(bu yazı Batılı kaynaklardan yararlanılarak yazılmıştır.)



‘…Haçlı Seferleri ile alakalı bazı noktalara temas edecek olursak, mühim bazı haçlı seferi tarihçilerinden alıntıladığımız aşağıdaki sözler seferin mahiyetini daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır:

-Müslümanlar hiç bu kadar aşağılanmadılar, ülkeri bundan önce hiç bu kadar vahşice perişan edilmedi. KADI EL-HEREVİ

-İslam alemi ile Batı arasındaki bin yıllık husumetin başlangıç noktasını meydana getiren kudüs’ün işgali esasen daha sonra büyük bir cevap olacaktır. Heralde o da Osmanlıda asıl cevabını bulur.Urfa’nın Haçlılar tarafından ele geçirilişinin en heycanlı anlatımını olayları bizzat yaşamış bir tanık,Süryani piskoposu Ebu’l-Farac Basil yapmıştır.Bu papaz olaylara doğrudan karışmıştır.Çarpışma sırasında tutumu ,mensup olduğu Doğu Hristiyan Cemaatlerinin yaşadıkları dramı iyice anlatmaktadır.Vakanivüs Ebu’-Farac’ın meyli haçlılardan çok Müslüman ordusuna kaymıştır. AMİN MAALOUF-ARAPLARIN GÖZÜYLE HAÇLI SEFERLERİ

-Tüm tarih gelişimi içinde, kendilerini insan olarak kabul eden kimseler için,Haçlı seferlerinden daha barbar ve daha sefil bir devir yaşanmamıştır.Avrupa tarihinin en karanlık ve ayıplarla dolu sayfaları Haçlı seferlerinden oluşmaktadır.Haçlı seferleri bütün Avrupa’nın en ağır bir ayıp lekesi olarak karşımıza çıkar. H.A.NOAMİKU-HAÇLI SEFERLERİ

-Reislerinden ayrılınca hiçbir nizamı tanımıyorlardı. Türk çocuklarını yakalayıp,pişirmek için parça parça kesiyorlar yahut kazıklara geçiriyorlardı.Büyüklere de dehşetli işkenceler yapılıyordu. F.FUNK BERENTANO

…Gibbon’un deyişiyle:
-Hristiyanların ahlakı bozuldukça, günahlarını affetirmek için mahkum oldukları ruhani cezaların şiddeti arttı.

…Albert Aquensis Haçlı papazı bir vakanüvis olduğu halde şunu söyler:
-Hristiyan askerler ,bu suretle ölüleri yemekle dahi Müslümanlarla harb etmiş oldukları inancındadırlar.
Raimond d’Aquilers:
-Kıtlık o dereceye geldi ki haçlıların halk takımı,on günden beri her tarafta görülen cesetlerin bozulmuş ve kokmuş etlerini oburcasına yiyorlardı.

Kudüs’ün işgalinden sonra krallık tahtına oturan Godefroi de Bouillon Papa 2.Urban’a yazdığı mektupta:
-Kudüs’te bulduğumuz düşmanlara ne yapıldığını öğrenmek isterseniz,malumunuz olsun ki Süleyman Mabedi’nin kapısı önünde ve içinde bizimkilerin atları dizlerine kadar Müslüman kanlarına basarak yürüyorlardı.-der.

Fulcherius Carnotensis anlatmaktadır:
-Bu suretle adam öldürmekten bıktıktan sonra, Haçlılarımız evlere yayılmaya başladılar.Ellerine geçen her şeyi aldılar.Bir eve ilk önce hangisi girirse,bulduğu şeylerle beraber eve de sahip oluyordu.Kanun olarak tabik edilmek üzre bu keyfiyet daha önceden kararlaştırılmıştı…’