Öyle sıkılgan tebessümle durma karşımda. Ellerini de görebileceğim yere koy. Yanlış manaya bu bir gözaltına alınma değil. Gözlerime mühürlüyorum seni yalnızca o kadar… Dediğim gibi çok da gülme. Zira öpesim geliyor gülüşünden. Ne yumuşaktır kim bilir tenin. Ve ellerin… Ellerinde bin bir renk var biliyorum. Ellerini öpüşüm bundan. Hani bir bebeğin avuç içlerini öper gibi. Kokusunu içine çekerek öpmek gibisi yok. Böyle şeylerin verdiği huzur anlatılamaz. Sımsıkı da sarılamam sana. Kırılırsın, gücenirsin. Ve sana her bakışım çekingendir. Sen konuşurken bana bakma, öyle daha rahat incelerim yüzündeki gül bahçesini. Ellerini diyorum ellerini! Görebileceğim bir yere koy. Dokunmak koşul değil, görsem yeter. Böyle dediğime de bakma. Sen ne anlatsan aklım ellerini öpmekte olur. Ben böyleyim işte. Aldım mı huzurun tadını aklım fikrim sende olur. Senin ellerinde…