"Yüzünü iyice hatırlamak istiyorum, cennette seninle karşılaşınca tanıyayım diye…"
Bir TV sohbetinde spiker misafirine sordu, adam çok zengin bir insandı:
-Seni hayatında en çok mutlu eden şey ne oldu?
Adam cevap verdi:
-Hayatımda mutluluğu bulmak için 4 merhaleden geçtim. Sonunda hakiki saadeti tanıdım.
İlki: Mal mülk edinmek. Ama bunda istediğim mutluluğu bulamadım.
İkinci merhale: En pahalıya sahip olmak. Bunun verdiği mutluluk da geçici. Çabuk söndü.
Üçüncü merhale: Dev projelere sahip olmak. Mesela bir futbol takımını satın almak, turistik bir tesise malik olmak, bir bankayı satın almak… Fakat bunlarda da hayalimdeki mutluluğa kavuşamadım..
Dördüncüsüne gelince; bir arkadaşım bir teklifte bulundu, engelli ve felçli olan bir grup çocuk için seyyar akülü araba alınacakmış, benim de katılmamı istedi. Derhal bağış yaptım.
Ama arkadaş, “Sen de gel, hediyeni çocuklara bizzat elinle ver” diyerek ısrar etti. Beraber gittik.
O engelli çocuklar ne kadar şen ve mutluydular arabalarını kullanırken… Gülüyorlar, sağa sola gidiyorlar, kahkahaları meydanı çınlatıyordu, sanki bir eğlence diyarındaydılar…
Tam ayrılacağımız sırada birden bir çocuk elime yapıştı. Gözlerinin bana dikmiş, dikkatli bir şekilde beni süzüyor, yüzümü inceliyordu.
Sordum: “Başka bir istediğin mi var? Çıkıyoruz biz..”
Verdiği cevap sanki yıldırım gibi çarptı. İşte o vakit anladım hakiki saadet neymiş? Ve ondan sonra hayatımın akışı tamamen değişti.
Dedi ki:
“Yüz çizgilerini iyicene hatırlamak istiyorum. Tâ ki cennette seninle karşılaşınca hemen tanıyıp orada Rabbimin huzurunda sana tekrar teşekkür edeyim……….!”
İşte o zaman kesinlikle anladım ki sadakanın insan hayatında çok acaip tesirleri var..
Bana bu malı ihsan eden, razı olduğu yerlere harcamamı nasip kılarak ikram eyleyen Rabbime sonsuz şükürler olsun.
Allahın Teyfik ve inayetiyle..
??