Tepedeki evlerden birden sesler yükselince köy yerlileri evlerinden korku ile koştu. Diğer evleri yıkıp kendilerine doğru gelen dev seli görünce dehşete düştüler. Delirmiş gibi engebeli yokuşu inen ve birbirlerini ezerek beter bir şekilde kurtuluş yolunu gözleyen herkes selin soğuk suyu ile buluştu. Doğrusu bu elim yıkım iki kış görmüş bir bebeği göremedi, gökten yırtıcı bir kuş görevlendirilmişti. Kuşun dişleri bebeğin üzerindeki elbisedeyken yüksek tepelerin üzerinden uzun uzun ilerlediler. Kuş, bebeği eski ve döküntü bir evin önüne getirdi. İşin en değişik kısmı ise o bebek, o evde bir yıl önce ölmüştü.