Bir başınalık umuda ithaf ,
Dolu dizgin bir parantez .
Dünyadan çıkma halleri,
Uzunca bir bakış göğsümde.
Gidilememiş ve dönülememiş,
Eksik çıtası yerdeki uçurtmanın.
Bir soluk bir soluk daha.
Söylersem yarım kalır.
Ayak uçlarımızdan bakılmış dağlarına.
Bu hakkı kendimiz de bulacaktık.
Anlatamayız düşünmeden.
Geceyi ele geçirmek ,
Yıldızlarını büyük kılar bazı gecelerin.
Ya sonrası.
Biz çok inkar edildik.
Geride iki bakış bıraktık,
Biri gösterilir , diğeri saklanır.
Zor zamanların omurgasında ,
Hatırlamamız gerekenler asılıdır.
Pencereye düşen yirmi altı damlalık veda,
Dokunmuş olmalı içinize.
Kalbimin mühürü sayıklamalardır.
Her gün daha az biliyorum seni.
Mavi kapısı var ruhumun.
Kilitsiz kulpsuz.
Bazı sabahlar iki kere girerim içeri .
Yazgısına yenilmiş ,
Bir balta hasreti taşır dallarım,
Sonsuz kere mahkum hissederim.
Hala ayaklarınız varken
Doğduğunuz sokaktan geçin.
Yalnızlığı seviyorsunuz böylelikle.
Tasasız ve taslaksız kıyılarınız da kalın.
Taze mümkinatlar satın kimsesizlere.