Çünkü;
“Beni merak ediyor, beni düşünüyor” der seni bir süre sonra bırakır.
Sabah kalktığın da elini yüzünü yıkamadan ona mesaj atarsan “Bütün gece beni düşünmüş” nidaalarına kapılır bir süre sonra sana cevap vermemeye başlar.
Saat başı arayıp “Nabıyorsun canımın içi” dersen, senden sıkılır ve artık senden uzaklaşmaya bir neden bulur ve senden uzaklaşır.
Gece yatmadan önce, “İyi geceler bitanem” dersen; bütün gece seni düşüneceğini sanır ve sensiz yapamadığını sanar, egosu tavan yapar.
Buluştuğunda “Sensiz asla yapamam” dersen; sana bu hayatı zehir zıkkım eder.
Demeyeceksin.
Kıskanırsan, ay ne kadar geri kafalısın bırak bu kıskançlığını der ve bırakmazsan o huyunu o seni bırakır.
Attığı 1 mesaja sen üst üste 3 kere mesaj atarak cevap verirsen, sakın neden kaybettim deme..
Sen bide ona gidip “Sana çok güveniyorum” dedin, ve o güvenlerini boşa çıkardı değil mi ? Aslında güvendiğin sandığın kişi hiç güvenilmez biriymiş.
“Beni bırakma, ömrüm ol” dersen; ömrünü alır.
“Beni seviyor musun? ” sorusuna hep “Evet” dedi değil mi ? Aslında o evet cevabı hep hayırdır.
Şimdi anladım ki,
biz kendi kuyumuzu kendi ellerimizle kazmışız.Onlar vazgeçilmez değilmiş, ama biz onları vazgeçilmez yapmışız..