Uzayın Kozmik Sırları
İnsanlık var olduğundan beri uzayın bilinmeyen gizemini araştırmaya bayılıyor. Astronomi bilimcileri, fizikçiler, tarihçiler, matematikçiler ve neredeyse tüm bilim dallarını ilgilendiren uzayın kozmik sırları içerisinde milyarlarca açıklamayı bekleyen deşifre edilmemiş materyal bulunuyor. Özellikle mısır piramitlerinin tüm gizemi ve ihtişamı ile gözler önünde durması ve dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan akıl almaz olaylar ister istemez insanlık tarihinin fenomeni uzaylıların varlığını gündemde tutuyor. Aslında uzaylıları bir kenara bıraksak bile elle tutulur pek çok gelişme ufkumuzu açacak gibi gözüküyor.
Nasa tarafından her yıl milyarlarca dolar harcanarak yapılan bilimsel çalışmalarda elde edilen veriler bile bugün için çölde kum tanesi niteliğinde. Yinede uzayın sonsuzluğunda bizim için en yakın örnekler olduğundan büyük önem taşıyor. Geçtiğimiz aylarda NASA uyduları tarafından tespit edilen 50 yeni gezegen buna çok iyi bir örnek teşkil ediyor. Bu gezegenlerden en az 3 tanesinde dünya benzeri gezegenlerin olması insanlığı heyecanlandırmak için yetti hatta arttı bile.
Mars Gezegeni Halen İlgi Odağı
Nedendir bilinmez ama özellikle Amerika Birleşik Devletleri tarafından Mars gezegenine karşı özel bir ilgi var. Dünya gibi atmosfere sahip insanların yaşayabileceği gezegenlerin bulunmuş olması bile henüz canlı formlarının yaşaması için yeterli olmayan Mars atmosferindeki ısrar ister istemez acaba bu gezegende çok değerli madenler mi bulunuyor? Sorusunu akla getiriyor. Bunun dışında en popüler konuların halen uzaylıların varlığının araştırılması olduğunu hemen belirtelim.
Şöyle sağlıklı bir düşünce ile zihin jimnastiği yapmak gerekirse içerisinde bulunduğumuz Samanyolu galaksisi ile ona en yakın Andromeda galaksisi ile sınırlı bir gezegenler topluluğu dahilinde milyarların çok üzerinde gezegenin varlığı bile uzayda canlı olacağının işaretlerini veriyor. Sonsuzluğun içerisinde atom çekirdeğinden çok daha küçük bir dünyada yaşayıp koskoca evrende bir başına yalnız yaşadığımızı düşünmek çok mantıklı gelmiyor doğrusu. Ünlü fizikçi Stephen HAWKİNG geçtiğimiz aylarda uzaylılarla sinyalizasyon yoluyla haberleşmenin büyük bir tehlike yaratacağı yönündeki açıklaması bu konuda insanlığın biraz daha dikkatli davranmasını gerektiriyor. Ne olur ne olmaz önce gelişelim sonra diyalog kuralım. Çünkü neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz.