Yeniden doğmak için,
Terki ziyân eder bu ömrüm.
Yeniden kavrulmak için,
Adım atar her günüm.
Bâzen konuşan sessizliğe büründü ortalık.
Bâzen konuşmalar çâresiz kaldı, apaydınlık...
Bâzı şeyleri ölüme terk etmeli.
Bâzı şeyleri ölüme terk etmeyi bilmeli.
Çalsın bu yangından felekler.
Vurulsun...
Akan sular anlatır gelecekten.
Bâzı şeyleri bilmek için ölmek gerekti.
Ben ölüme sevdâlanmış bir yabancı.
Hangi yerde varayım vuslata.
Vuslatım bir olmuş bağırıyor çayırda.
Üstünlük kurmak istedi toprak.
İstediğini aldı içine.
İstediğini küstü yeryüzüne.
İstediği bir eyvallahtı,
Onu da verdi insan bedenine.
Bizde sunduk ona bedenleri.
Kahrolmuş düşleri gömdük toprağa.
Sitem konuldu gönüllere,
Ve kanıksama aldı yerini gözlerde.
Ben en çok O'nun bana yansımasını sevdim Havsâ'm.
En çok her yerde onu görmeyi diledim.
Güçsüze merhametini sunarak boyun eğdiği bedene,
Zâlime bürünmüş gönülleri incitmeyen tarafını sevdim.
Olasılık değildi benimkisi.
Ben olasılıktan çok,
O'nun beslediği canları sevdim.
Yedi yirmi dört anan hallerini sevdim.
Ben bana değer katan her şeyi sevdim Havsâ'm.
Her şeyi...