Bir zamanlar,
dünyayı bir tek seninle paylaşmıştım,
ama sonra zaman,
iki yabancı yaptı bizi.
Gözlerindeki o parlaklık,
şimdi sadece bir hatıra gibi
kayıp bir yıldızın ardında.
Yalnızlık,
iki kişilik bir elbise gibi giydim seni,
başka bir bedende,
yine de hep aynı boşlukta kaldım.
Seninle yürürken,
aynı yolları hep farklı adımlarla geçtik.
Ve her adım,
bir parçayı daha kaybettik bizden.
Kelimeler,
sesini duyamadığım anılarını hatırlattı,
gülüşlerin,
kırık dökük duvarlardan yansıyan yankılar gibi.
Sonsuz gecelerde,
sana yazdığım mektuplar,
asla ulaşmadı sana.
Ve ben,
her gün biraz daha silindim
o söylenmemiş cümlelerin içinde.
Ama belki de,
bizim yalnızlığımız
hiçlikte bulduğumuz o huzurdan ibaretti.
Çünkü sevmek,
bazen sadece varlığını bilmekti.
Bu şiir de beklentini karşılıyor mu? Devam etmek için her zaman hazırım!