Ne kadar güzel dile gelmiş duygular bazı şarkılarda.
“Şu dağlarda kar olsaydım, bir asi rüzgar olsaydım,
Arar bulur muydun beni sahipsiz mezar olsaydım.”
İnanmak istediklerimiz ah bu inanmak istediklerimiz yüzünden değil midir üzülmelerimiz?
Fani dünyada arayıp sormayanın, merak etmeyenin gerçekten öldükten sonra aramaya çalışması bizim için ne kadar önemlidir? “ölüm” biraz dramatik, biraz gizem katıyor olaya. Diri ilken oluşmayan sorumluluk ölü iken yerine gelsin istiyoruz kim bilir.
Dağdaki kar misali aşktaki ömrümüz oysa. Bir yerden sonra hissettiğimiz kişi değildir dert olan, hissettiğimiz şeyin derdine düşüyoruz aslında. Bir asi rüzgâr olma isteğimiz bundan dolayıdır.
Kime neden yandığınızın anlamı yoktur artık. Nasıl yandığınız önemlidir. Öfke ile mi, pişmanlıkla mı yoksa sadece aşkla mı?
Ne hikayeler gördü bu yürek oysa, ne viranları geride bıraktı. Kim beni sevmiş ya da sevmekten vazgeçmiş önemli miydi?
Simsiyah duman olsam ne yazar, ateşin harı olsam ne…
Yeter ki vazgeçmeyin sevmekten en çok da kendinizi. Varsın her defasında biraz daha alsın sizden hayat. Verdiklerinin kdv si sayın. Bırakın kanayabildiği kadar çoşsun yaralarınız. Bırakın aktığı kadar dökülsün gözyaşınız. Ağlayamayanların nefes alamadıklarını da gördük. Varsın tüm dünya şahit olsun acınıza kimin umrunda? Derman olmayanın yorumu kendi dilinde hikaye kalsın.
Sen sevmekten vazgeçme, en çok da hayatı. Şükür etmenin anlamını senden daha iyi kimse bilemez. Her şey yolunda giderken kolaydır şükür demek.
Hele bir dört bir yandan saldırdığında köpekler, dişlerken seni sırtından, düştükçe daha da kalkmak için çabaladığında, şükretsinler bakalım senin gibi?
Onlar kendileri olarak hiçbir şey yapamazlar. Birilerinin gölgelerinde iş yapmaya çalışan, yalanı ilke edinen insanlardır. Önemli mi senin için ne düşündükleri şimdi? Onlar ne yara sarabilir ne de o yarayı tanıyabilir. Kocaman dünyada nokta kadar yeri olanlara inat, sev hayatı.
Sen sevmekten vazgeçme, en çok da sevdiğini.
Kimi sevdiğinin önemi yok. Neden sevdiğinin cevabı ise sensin. Sevdiğine değer yükleyen senin alev olmuş yüreğindir. Oysa, ne o senin gördüğün kadar güzel ne de senin sevdiğin kadar kıymetli. Beş para olmasa ne yazar? Çok çok nankörlük yazar. O da senin umrunda olmaz artık. Sen hep kendi sevginle baş etme çabasında, o ise sana inat kalitesizliğin peşinde. Sen hiçbir zaman üşümezken onun sonu donarak ölmek olur. Sen esmeye devam et! İster delice ister asice. Sürüklediğin hep doğruların olsun.
Sen vazgeçme sen olmaktan. Hep sen. Deli de olsan, kötü de..