Öncelikle herkese merhaba..
Okuyacağınız bu öykü, bir yaşanmışlıktır..
Ancak kişi ve yer isimleri gerçek değildir.
Lise yada orta okulda evinden ayrılanınız varsa ne kadar zor olabildüğini biliyordur.. Bilmeyen arkadaşlar için ben söyleyeyim, çok zor oluyor.. Yeni insanlar, yeni bir çevre.. Ve bu yeni insanların kabul edilemez hareketleri..
Bu kısmı çok fazla sa uzatarak sizi sıkmayacağım. İşte tam böyle bir ruh hali içerisinde lise ye başladım. O yıllar çevremle ve evdekilerle çok sık tartışmaya başlamıştım, öyleki ayda 2 gün eve belki gidiyor belki gitmiyor olmama rağmen eve gelişimin 2. Saatin de bir tatsızlık çıkıyor ve geri dönme niyetine giriyordum. Artık iyice yanlızlaşmaya başladığımı hissediyordum.. Yaşamak istemeyecek kadar yorgun, ölemeyecek kadar da korkaktım.. Devam etmeden önce biraz kendimi tanıtmama müsade edin ;
Adım Oğuzhan, o dönem 16-17 li yaşlarımdaydım.. Lise de sağlık üzerine eğitim alıyor haftada 3 günde staj için bir devle hastanesi ne gidiyordum.. Okulu pek sevmezdim devamsızlık haklarımı hep son noktasına kadar kullanırdım.. Ama staj hoşuma giderdi. Başıma ne geldiyse staj sayesinde geldi zaten :) Okuduğum ilçe de ki hastane küçük olduğu için yaklaşık 45 dakika lık mesafe de başka bir ilçe hastanesinde staj görüyordum. Buraları biraz hızlandırmak gerekirse, stajıma devamsızlık yapmadan devam ettim, kendi halinde sessiz sessiz takılıyorum.. Staj ilerledi mevsim kışa dönmeye başladı. Staj gördüğüm yer denizinden dolayı oldukça rüzgarlı bir yer.
Biz iki okul birlikte staj yapıyoruz, diğer okul ilçenin kendisine ait, staj yerlerinde ikişerli gruplar halinde beraber çalışıyorz. İşte bu vesile ile ben en iyi arkadaşım, en büyük aşkım ve tek kişilik büyük ailem olan Ece ile tanıştım, o ATT ben hemşirelik öğrencisiyim. Bir görseniz.. Sarı kıvırcık saçları boncuk boncuk gözleri insanın içini ısıtan gülüşü ile dünyalar güzeli bir kız.. Benim sarı yelekli kanatsız meleğim.. Burada ufak bir alıntı yapmak istiyorum; " Oturup sizle Ayten'li iki laf ederim. Üşüyen ceketimi, acıkana lokmamı veririm. Ben Ayten'i düşünürüm üşümem! Üç kere adını tekrarlarım karnım doyar. Ama yağma yok, Ayten'i size bırakmam.".. Biz Ece ile karşılıklı servislerde staj yaparken yanımda Ecenin sınıf arkadaşı ile beraber çalışıyoruz.. Onu ilk orada görmüştüm.. Hayatın bana vereceği en güzel hediye olacağını bilemezdim elbette.. Zaman zaman laflardık, bazen o bana laf atardı bazen ben ona. Kısa ama keyifli sohbetlerimiz olurdu.
Biz Ece ile laflaya laflaya iki haftayı bitirdik artık rotasyon zamanı gelmişti. Uzak bir yere gitmiyordum aslında bir üst kata çıkacaktım. Ama acaba Ece nereye geçecekti merak ediyordum.. Onun yanında staj keyifli ve zaman hızlıydı.. Zaten zaman güzel olan her şeyde bir yere yetişecek gibi hatta bizden kaçar gibi hızlanmazmı? Ertesi hafta staja başladık yanımda kimim olduğunu bilmiyordum tabiki.. Servisime çıktığımda yanımda Ece yi buldum. O an ne kadar mutlu olduğumu size malesef yazarak anlatamam.. Şimdilik sizi daha fazla sıkmadan bu kısmı noktalamak istiyorm.. Devamını sizinle en kısa sürede paylaşacağım.. Şiirle kalın..
- İmla veya noktalama hatalarım için özür diliyorum maalesef çok iyi bir sözelci olamadım..