Ceren ille Yasemin evden çıktı. Cerenin yönlendirmesi ile Yasemin hareket etti. Beraber Foça'ya gittiler. Yasemin buranın tarihi kokusu ve renkliliği ile farklı bir hal aldı. Ceren bunu fark etti ve Yasemine ''biliyordum etkileneceğini'' dedi. Yaseminde ona ''çok güzel'' dedi. Beraberce dar sokaklarda renkli cafelerin önünden geçerek, fotoğraflar çekindiler.
En son baya gezdikten sonra yorgun düştüler ve dinlenmek için yaşlı bir çiftin mor renk temalı cafesine oturdular. Oranın sahipleri çok cana yakındılar ve Yasemin ile Cerene sürekli sorular soruyorlardı. Yasemin ile Cerenin hoşuna da gitmişti bu muhabbet. Kendi aralarında tatlı atışmalar yapan çift, birbirlerini ilk gün ki seviyordu anlaşılan. Ceren onlara ''ne zamandır evlisiniz'' dedi ve cevap olarak ''40 yıldır'' dedi. Ceren ile Yasemin şaşkın şaşkın baktılar , ardından aşkın belki de hiç bitmediği ilişkilerde varmış dediler. Yasemin ile Ceren güzel dibek kahvelerini içtikten sonra, hesabı ödeyerek kalktılar. Çift ile fotoğraf çekinerek kendi evlerine doğru yol aldılar. Eve vardıklarında Yasemin odasına geçti ve Foça'yı hatırlatacak resim yapmaya başladı; ilk başta çifti ardından cafeyi ve tarihi yapıları çizdi fakat boyamadan kutuya koydu. Üzerini değişip, Ceren ile oturmaya geçti. Otururken Cerene teşekkür etti ,sonuçta kendini yaşıyormuş gibi hissetti. Cerende Yasemine ''bunu tekrardan yapalım'' dedi. Yasemin heyecanlı bir şekilde ''kesinlikle, evet '' dedi. Ceren bugün ki çifti Yasemine hatırlattı ve ona ''demek ki aşk her zaman bitmiyormuş'' dedi. Yasemin farklı düşünse bile, Cerene ''haklısın'' dedi. Ceren bunun Yaseminin gerçek fikri olduğunu bilse de ona bir şey demedi. Çünkü; bunu deme nedeni Cerenin umudunu kırmamaktı. Bir süre daha oturduktan sonra uyumak için odlarına geçmeye yol aldılar.