Zaman,
görünmeyen bir nehir gibi akar,
ve biz,
onun karşı kıyısına ulaşmaya çalışırken
kayboluruz.
Her geçen saniye,
bir anı siler içimizden.
Yavaşça,
ama hiç durmadan.
Bir bakarsın,
geriye sadece boşluk kalır,
sözler eksik,
gülüşler solmuş,
hatırladığın tek şey,
zamanın ellerindeki kaybolan şeklidir.
Bazen,
en çok istediğin şey
zamanı durdurmaktır.
Ama unuturuz,
zaman,
bizi değil,
bizim zamanla barışmamız gerekir.