Bir gün,
adını duymadığın bir şehirde,
bilmediğin bir sokağın köşesinde,
tanımadığın bir yüzü kendine benzetirken bulacaksın kendini.
O an anlayacaksın,
zamanın kimseye borcu olmadığını.
Ne bir saniye geri verir sana,
ne de bir hatırayı daha net gösterir gözlerine.
İçinde sakladığın her şey,
birer gölge gibi uzayıp kısalırken,
ellerini uzatsan da dokunamayacaksın.
Ve belki de ilk kez fark edeceksin,
bazı şeylerin asla geri gelmeyeceğini.